24.Haziran.2022 | #1 |
Çevrimiçi
~ Www.ircforumda.net ~ |
Adıyaman'ın tarihi ve turistik yerleri
Adıyaman'ın tarihi ve turistik yerleri
Adıyaman, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin batısında yer alan, tarih sahnesindeki yeri ilk insanlara dek uzanan, pek çok değişik kültüre merkezlik etmiş olan gerçek bir kültür ve turizm kentidir. Dünyanın en eski yerleşim yerlerinden biri olan Adıyaman toprakları üzerinde, insanlık tarihinin bütün dönemlerinde yaşanmışlığa dair bulgular elde edilmiştir. Nemrut Dağı Adıyaman’a 86 km Kahta ilçesine 51km uzaklıktadır. Dünyanın 8. harikası olarak anılan ve UNESCO Kültür Mirası Listesinde yer alan bu yer Doğu Toros Sıradağlar üzerinde 2150m yüksekliğinde, Fırat nehri geçitlerine ve ovaya hakim bir tepe üzerindedir. Kommagene Kralı 1. Anticeos ‘a ( Antikos) anakaya üzerinde bir anıt mezar yapılmış ve üzerine kırma taşlar yığılarak büyük bir tepe biçiminde tümlüs oluşturulmuştur. Tümülüsün Doğu Batı ve Kuzeyindeki kayalıklara 9-10 metre boyutlarında dev kral ve tanrı, kartal ve aslan heykelleri konulmuştur. Arsameia Adıyaman ili, kahta ilçesi sınırları içerisinde yer almaktadır. M.Ö. 3.YY da ( Hellenistik dönem) yaşamış arsemes tarafından kurulduğu için bu isimle anılmıştır. Prehistorik dönemden sonra Hellenestik, Roma ve orta çağda da yerleşim yeri olarak kullanılmıştır. Güneydeki tren yolunda Mitras’ın kabartma stili bulunmaktadır. Perre şehri Adıyaman’a 5km. uzaklıkta Örenli mahallesi sınırları içerisindedir. Perre şehri, Kommagene ülkesinin 5 büyük şehrinden biridir. Günümüzde çok az bir kalıntı ulaşmıştır. Antikkentte sur duvarları, halen halk tarafından kullanılmakta olan çeşme ve 200’e yakın kaya mezarının bulunduğu Nekropol yer almaktadır. Derik İlimiz Sincik ilçesi Çatbahçe sınırları içerisindedir. 125m yükseklikte iki tepe arasındaki düzlük alana kurulmuştur. Burada bir tapınak ve kutsal Temenus ( çevre duvarı) ile simetrik yapıda iki adet “hercon” yer almaktadır. Palanlı Mağarası Paleolithik dönem (taş devri) insanın yaşadığı dönemde kullanılmıştır M.Ö. 40,000 yıllarına kadar uzanan dönemde avcılık ve toplayıcılıkla uğraşan halkın mağara duvarlarına çizdikleri dağ keçisi ve geyik gibi hayvan resimleri günümüze kadar tahrip olmadan gelmiştir. |
|
|