İzmir'deki depremde çöken Rıza Bey Apartmanı'nın enkazı altında kalarak hayatlarını kaybeden Arife Yücel ile torunları Diren, Lena, Vera ve Feda Yücel için cenaze töreni düzenlendi.

İzmir'deki depremde hayatını kaybeden babaanne ve 4 torununun cenazeleri, memleketleri Çorum'da toprağa verildi.

Bayraklı ilçesinde yıkılan Rıza Bey Apartmanı'nda göçük altında kalarak yaşamını yitiren babaanne Arife Yücel (60) ile torunları 3 yaşındaki Diren, 4 yaşındaki Lena, 6 yaşındaki Vera ve 10 yaşındaki Feda Yücel'in cenazeleri, uçakla İzmir'den Ankara'ya, oradan da kara yoluyla Çorum'a getirildi.

Depremden 3 gün sonra enkaz altından çıkartılabilen babaanne ve 4 torunu için Çorum Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı bahçesinde tören düzenlendi. Babaanne ve torunlarının cenazeleri, Kuşsaray köyündeki cemevinde dua edilmesinin ardından defnedildi.

ADALET BAKAN YARDIMCISI: NE GEREKİYORSA YAPMAYA RAZIYIZ

Adalet Bakan Yardımcısı Şaban Yılmaz, törenin ardından depremde anneleri Arife Yücel ile çocukları Lena ve Vera'yı kaybeden Deniz-Nilay Yücel çifti ile Diren ve Feda'nın ailesi Hüseyin-Emine Yücel'e başsağlığı dileklerini iletti. Yılmaz, ailelere acılarını paylaştıklarını belirterek, "Ümitli bekleyişimiz vardı ancak maalesef üzücü haberi aldık. Acınızı paylaşmak için buradayız. Başımız sağ olsun. Allah'tan geldik, Allah'a gideceğiz. Kabullenmek kolay değil, başına gelen biliyor. Hem İzmir'de, hem Ankara'da ne gerekiyorsa sizler için yapmaya hazırız. Bizler kardeşiz." dedi.

BABA DEPREMDEN SONRA EVİNE KOŞMUŞ

Deniz Yücel ise deprem esnasında çalıştığı Adliye binasından çıkıp evine doğru gittiğini söyledi. Adliye binasından, evinin göründüğünü belirten Yücel, "Adliyeden çıktığımda baktım ama binayı göremedim. Orada bir boşluk vardı." diye konuştu.

Eşi Nilay Yücel ise deprem esnasında eve koştuklarını ancak binanın olduğu yerde yıkıntıları gördüğünü anlattı.



"SIKI BAĞLARI VARDI"

Yücel ailesinin akrabası Tayfun Yücel, büyük üzüntü yaşadıklarını söyledi. Aydın'ın Didim ilçesinde yaşadığını, oğlunu ziyaret etmek için gittiği İzmir'de depreme yakalandığını anlatan Yücel, "Depremin ardından önce ailemi kontrol ettim, ardından Hüseyin'in yaşadığı evin yıkıldığını öğrendim. Trafik sıkıştığı için Alsancak'tan Bornova'ya koşarak, gittim. Ben gittiğimde bina yıkılmıştı. Çok büyük acı içerisindeyiz" diye konuştu.



Yücel ailesinin birbiriyle sıkı bağları olan büyük bir aile olduğunu belirten Tayfun Yücel, "Babaanne ve çocukları yaklaşık 15 yıldır İzmir'de yaşıyor. Hep iç içe yaşıyorlardı. Babaanne Arife Yücel, eşi vefat ettikten sonra bütün hayatını torunlarına adamıştı. Çok fedakar babaanneydi. Çocuklar da çok sevimli, tatlı ve akıllıydı. Anne-babaları çalıştığı için devamlı babaanneleriyle zaman geçiriyorlardı. Vefat öden dört yavrumuzu da babaanneleri büyüttü. Babaanne hem Deniz'in hem de Hüseyin'in evinde kalıyordu. Çocuklardan en küçüğü Diren olduğu için babaanne genelde orada duruyordu. Çocuklara bakmak için de genelde Rıza Bey Apartmanı'nda toplanıyorlardı. Aralarında ayrı gayrı yoktu, çok iç içeydiler" dedi.





Kaynak:Haberler.com