İnsanın yaratılmasında bir amaç varmıdır yoksa kendi kendine bu dünya ile bereber rastgele mi oluştu? Ne kadar güzel bir soru aklın bile almayacağı çok bir saçma soru sizce de öyle değil mi? Kesinlikle evet. Hayır diyen varsa sanırım onun aklı rastgele oluşurken bir yere sıkışmış tam oluşamamıştır.

Size insanın ve doğanın rastgele oluşamayacağı hakkında çok küçük gibi görünen ama aslında yaratılışında çok büyük hikmetleri barındıran bir varlıktan bahsedeceğim. Bu varlığın adı sivrisinek evet küçücük minicik bir varlık. Allah bundan yüzyıllar önce söyle buyurdu. Bakara Suresinin 26. ayetinde mealen söyle buyuruyor; "Allah, bir sivrisineği, ondan daha da ötesi bir varlığı örnek olarak vermekten çekinmez. İman edenler onun, Rablerinden (gelen) bir gerçek olduğunu bilirler. Küfre saplananlar ise, "Allah, örnek olarak bununla neyi kastetmiştir?" derler. (Allah) onunla birçoklarını saptırır, birçoklarını da doğru yola iletir. Onunla ancak fasıkları saptırır." Evet Allah bize bir sivrisineğin bile kendiliğinden oluşamayacağını onda bile bir çok hikmetin gizli olduğunu buyurdu. Ayette de buyrulduğu gibi bunu yanlızca iman edenler anlar demiştir. Küfre sapanlar zaten buna bile inanmazlar.

Kur'an'ın indiği yıllarda bilim diye bir şey söz konusu bile değildi. O zaman insanlar Allah neden bu küçücük varlığı örnek verdi diye düşünmüş olabilirler. Bilmiyorlar ki onun yaratılışında bir çok hikmet gizlidir. Günümüzde bilimin gelişmesiyle sivrisineğin oluşumunda yumurta haline gelmesi, yumurtalarının beslenmesi, yumurtaların kuluçka dönemleri, yumurtalardan yavruların çıkıp birkaç evre geçirerek sivrisineğe dönmesine kadar bir çok hikmet gün yüzüne çıkmıştır. Daha bir çok başka hikmetler. İsteyenler araştırsınlar ve Allah'ın gücünün sınırlarını anlamaya bu örneğin bile yeterli olduğunu görürler. Diğer varlıklarıda ekleyin ve gerisini siz düşünün.

Bu örnekten sonra yazımızın asıl konusuna dönelim. İnsan peki insan neden yaratıldı? Neden biz bu dünyada varız. Sizce rastgele amaçsız yaratılmış olabilirmiyiz. Aklını kullananlar bunun doğru olamayacağını bilirler. (Doğru kullananlardan bahsediyorum). İnsan gibi dünyada yada evrende yaratılan hiç bir şey boş yere yaratılmamıştır. Herşeyin bir amacı bir görevi vardır. İnsan dışındaki bütün varlıklar bunun farkındalar. Aklı olmayan bir çok varlık bile görevini biliyor ve üstüne düşeni yerine getiriyor. Aklı olan düşünen bir varlık olan insan nedense bunun farkına varamıyor. Yada aklı var gibi görünüyor. Yada Allah'ın bu kadar büyük ve hikmet sahibi olamayacağına kendini inandıramıyor da olabilir.

Her canlı gibi insan da doğar büyür ve ölür. Bu süreç yüzyıllar boyu böyle devam ediyor. Peki insan doğdu büyüdü ve öldü ee sonrası, sonrası yokmu. Doğmuşsun yaşıyorsun ve bir gün geliyor hop bir anda yok olmuşsun, ansızın toprak olmuşsun. Niye doğdun niye yaşadın yada boşa mı yaşadın. Sizce böyle bir durum mantıklı görünüyor mu? Bir sivrisinek bile bir amaç için varken insan neden bir amaç için yaratılmış olmasın. Sadece bu ikisini düşünün. Bu ikisi bile anlamaya fazlasıyla yeterli.

Allah'ın yaratmadaki hikmetleri bu kadar kusursuzken biz kim oluyoruz da Allah'a şükür etmiyoruz. Bizi bir yaratanın olduğu konusunda dünyanın neresinde olursa olsun, insanlığın yaratılışından bu güne kadar ki zaman da hiç bir toplum kendi kendine var olduğuna inanmamıştır. Hep bir yaratıcıya sığınmışlar. Hep insan ötesi bir varlığa inanmışlar. Kimisi puta kimisi ineğe vs. Bizde inanıyoruz bir yaratıcı var, herşey rastgele olmamıştır. Bu yüzde 99.99 bile değil yüzde yüz. Peki o zaman neden şükür etmiyoruz her anımız için. Bütün evrenin olduğu gibi bizim yataıcımız Allah bir Peygamber gönderdi ve bir kitap indirdi. Yapılması gerekenleri bize bildirdi. Bunları bize bahşettiği bu ömür boyunca yapmamız ne kadar zor ki biz bundan kaçmaya çalışıyoruz. Hep erteliyoruz. Yada haşa umursamıyoruz.

Yazıma burda son veriyorum. Birazda olsa aklımızı kullansak yaratılışımızın hikmetlerini görsek, Allah'a şükretmemiz gerektiğini anlamamıza yeterli olur. Hiç bir şey boşa yaratılmadı. Her şeyin bir amacı var. İnsanların yaratılma amacı iman ederek yaşamak.

(Not: Biz yine yaşıyoruz dünya zevklerini yeme, içme, gülme, eğlenme, bunları yine yapıyoruz. Yaşamamıza, eğlenmemize bir engel yok. Allah engel koymamış. Sadece sınırlamış. Bu sınırlar içinde buna imanı da ekleyerek yaşasak hayatımızda hiç bir şey eksik kalmayacak buna inanın. Deneyin ve fark olmayacağını göreceksiniz.)

Allah herkese aklını, doğru işlerde kullanmayı nasip etsin ve yaratılış amacına uygun iman nasip etsin. (Amin).