Uzaklarda ve bilinmeyen bir yerlerde bir aşk dolaşıyor. Bilinmez ya her geleni o ''aşk'' zannederiz.Gömülürüz kabuğumuza acının tarifini yapamayız ya bedenimiz den ruhumuzdan çıkartırız.İlla ki çıkaracak bir yer buluruz.Sonra gider sizden. Gittiği anda yeni bir aşk gelir ve sen yine o zannedersin.Kendini tatmin etme duygusu işte.Egonun tavan yaptığı saniyeler..
Ve yine gider senden. Yine gömülürsün kabuğuna. İsyanın doruğuna çıkarsın.Zevk almazsın artık sadece anı yaşıyorum der köşeye çekilirsin.Sonra tekrar zevk almalar başlar. Aşk artık sadece yatakta..Sadece bedende ve anlıksaniyelik duygular içerisine gömülür.Zamanın yok oluşuydu bu işte.
Canın cehenneme..
Hep aynı devranda dönmek nasıl bir şey? İnsan oğlunun açıklanması zor bir durumu.


Bahtsız yavrum benim..Yine mi bulamadın kafana göre birini.ya da.. Aman be boş ver biri gelir biri gider..Bu kadar aç göz ve ayran gönüllüyüz.


Masum sevenler vardır birde..Hani şu kavuşamayanlar. Buna Acının Başkenti diyoruz.Acının verdiği duygu artık seni öyle bir kafese sürükler ki sen senlik ten öyle bir çıkarsın ki..Aşk-ı p*ç edenlere karşı savaş halinde tek savaşçı sen olursun.
Sen konuşulursun.Hatta kitabın çıkarşiirler yazılır ve filmler yapılır.
Öyle ya masum seven çok nadirdir bu devirde.
Bir söz var..''Herkes seviyor isebu gidenler Kim?''diye.Gidenlerin arkasından bir kadeh rakı ve paket paket sigaralar..
Kalan sağlar bizimdir.