Bir zamanlar büyük bir çiftlikte Ponpon adında annesi ile birlikte yaşayan bir civciv varmış. Sarı, yumuşak tüyleriyle çok sevimli görünürmüş. Ponponun annesi, onun için her şeyin iyi ve rahat olması ister, onu tehlikelerden uzak tutmaya çalışırmış. Bu yüzden onunla hep yakından ilgilenirmiş. Küçük civciv her sabah horozun ötmesi ile uyanır, çimenliklerde dolaşıp yeni şeyler keşfetmeye bayılırmış.

Bir gün annesi ile birlikte dolaşırken, ördek ailesinden oluşan yeni komşuların geldiğini görmüş.Ponpon bu ördek ailesiyle tanışmayı çok istemiş. Ponpon’un annesi bu ördek ailesinin annesiyle ile çok iyi arkadaş olmuş. Annesi arkadaş olunca Ponpon da ördeklerin çocuklarıyla arkadaş olmuş. Birbirlerinin farklılıkları olsa da çok iyi anlaşmaya başlamışlar. Birlikte sohbetler ve uzun yürüyüşler yapmışlar.Bir sabah Ponpon arkadaşı ördeğin evine gitmiş. Arkadaşı bugün yüzmeyi gideceklerini söylemiş. Ponpon yüzme bilmediğini biliyormuş ancak onlara imrenip o da yüzmek istemiş. Neden ben de yüzemiyorum diye iç çekmiş. Ördek ailesi suyun üzerinde zarif bir şekilde yüzerken o da suyun kenarında ayaklarını sokup, serinlemek istemiş. Ancak bir anda dengesini yitirip suyun içine düşmüş. Bağırıp, suyun içinde çırpınarak kurtulmaya çalışmış. Annesi yavrusunun sesini duyunca panik içinde gölün yanına kadar gelip feryat edip yardım istemiş. Sorun olduğunu anlayan anne ördek, hemen civcivin yanına gelip güçlü gagasıyla onu tutup zorlukla çimenlere çıkarmış. Ponpon çok korkup annesinin yanına gidip ağlayarak sarılmış. Annesi de yavrusuna bişey olacak diye çok korkmuş. Neyse ki sağ salim kurtulduğu için çok mutlu olmuş. Birbirlerine sarılıp, birlikte eve gitmişler.


Annesi Ponpon’a,

Bazılarımız suda yaşar, bazılarımız karada yaşar evladım. Bunu sakın bir daha unutma. Kendinde olan yetenekleri görmelisin ve başkalarına özenmemeli sin” demiş.
Ponpon annesinin dediklerini düşünüp yaptığı yanlışı anlamış. Ondan çok özür dilemiş. Annesinin kanatları altına girip kendisini güvende hissetmiş.

Dersini alan Ponpon bir daha asla başkalarına özenmemiş. Gün geçtikçe kendi yeteneklerinin farkına varmış. Çiftlikte bir sürü hayvanla birlikte farklılıklarını kabul edip mutlu bir şekilde yaşamaya devam etmiş.